Demokratik Toplumun Temel Unsurlarından Biri Olan Sendikalar, Tarihsel Süreç Içerisinde Çalışanların Yaşam Standartlarının Korunması Ve Geliştirilmesinde, Çalışma Hayatında Adalet Ve Eşitliğin Sağlanmasında, Çalışma Koşullarının Iyileştirilmesinde Ve Piyasa Ekonomisinin Işleyişi Içerisinde Ekonomik Ve Sosyal Hakların Unutulmamasında Önemli Rol Oynamıştır. Ancak, Yüzyılı Aşan Dönemde Vazgeçilmez Bir Sosyal Taraf Olarak Kendisini Kabul Ettiren Sendikal Hareket, Günümüzde Iç Ve Dış Dinamiklerin Yarattığı Köklü Değişim Sürecinden Önemli Derecede Etkilenmiş Ve Etkilenmeye De Devam Etmesi Kaçınılmazdır. Son Yirmi Yılı Aşan Zaman Diliminde Sendikacılık Krize Girmiş Ve Sendikal Harekette Değişim Ve Yenileşme Ihtiyacı Önemli Bir Tartışma Konusu Haline Gelmiştir.
Sendikalar, Uzun Yıllar Toplumsal Hayatın Ve Işyerlerinin Demokratikleştirilmesinden Yaşam Kalitesinin Yükseltilmesine Kadar Geniş Bir Alanda Fonksiyonlarını Yerine Getirerek 20. Yüzyılın En Önemli STK’ları Olma Başarısını Göstermiştir. Ancak Tarihin Hiçbir Döneminde Olmadığı Kadar Hızlı Değişimin Yaşandığı Günümüzde Eski Yapılar, Fonksiyonlar Ve Söylemlerle Sendikal Hareketi Devam Ettirme Imkânı Artık Kalmamıştır. Sendikal Harekette Yerleşik Söylemleri Ve Yapıları Değiştirerek, Çalışanların Küresel Düzeyde Örgütlülüğünü Gündeme Getirmek, Hiç Bu Kadar Önemli Olmamıştı.
Çalışanların Hakları Için Değişim
Bilgi Toplumunun Temellerinin Atıldığı Son Yıllarda Türk Ve Dünya Sendikal Hareketinde Değişimin Farkında Olan Tüm Sağlık-Sen, Bu Değişime Adapte Olmak Için Gerekli Mücadeleyi Çalışanlar Adına Başlatmış Bulunmaktadır. 21. Yüzyıla Girerken Çalışma Hayatında Tekrar Çalışanların Tarafı Olarak Insiyatifi Ele Almak Gerektiğini Gören Tüm Sağlık-Sen, Klasik Politikalarla Toplu Görüşme Sendikacılığını Reddederek, Hizmet Sendikacılığını Savunmaktadır.
Çalışanların Haklarını Almak Için Sonuna Kadar Mücadeleyi Görev Kabul Eden Tüm Sağlık-Sen, Toplu Görüşme Sendikacılığını Aşarak, Mücadeleci Ve Çalışana Hizmet Götürmeyi Esas Alan Bir Sendikacılık Anlayışını Benimsemiştir. Artık Tüm Sağlık Çalışanlarının “Ankara’da Tüm Sağlık-Sen’i Var” Dır.
Yeni Dönemin Yeni Yapılanma Ve Stratejiler Gerektirdiği Anlayışından Hareket Eden Tüm Sağlık-Sen, Sendikal Faaliyetlerini Çeşitlendirerek Çalışanların 24 Saatini Dikkate Alan, Iktisaden Zayıf Her Kesimin Sorunlarını Gündeme Getirerek Savunan, Yaşamın Her Alanında Kamu Çalışanının Hizmetinde Olan Bir Sendikal Anlayışı Benimseyen Bir Sendikadır.
Bütün Bu Çalışmaları Yaparken Ulusal Sınırlar Içerisinde Kalmak Mümkün Değildir. Çünkü Küreselleşme, Sendikacılık Hareketinin Uluslararası Ilişkilerinin Daha Da Geliştirilmesini Zorunlu Kılmaktadır. Sendikaların Sadece Çalışma Hayatını Düzenleme, Çalışma Şartlarını Belirleme Gibi Dar Hedeflere Yönelmesi Halinde Toplum Tarafından Dışlanması, Yabancılaşması Kaçınılmazdır. Tüm Sağlık-Sen’in Hedefi Yalnızca Tek Başına Çalışma Şartlarını Iyileştirmek Değildir, Aynı Zamanda Yaşanılan Hayatın Iyileştirilmesi De En Önemli Hedeftir.
Dünyadaki Gelişmelere Önyargı Ile Karşı Çıkan Değil, Onu Anlamaya Çalışan Bir Sendikacılık Anlayışına Sahip Olan Tüm Sağlık-Sen, Toplumun Şekillendirilmesinde Rol Alan, Demokratik-Sosyal-Hukuk Devletinin Işletilmesi, Yaşam Kalitesinin Yükseltilmesi Için Faaliyet Alanlarını Genişleterek, 21. Yüzyılın Sendikal Hareketi Olmaya Adaydır.
Partiler üstü sendikacılık
Sendikacılık Konusunda Iki Ayrı Yaklaşım Bulunmaktadır. Birisi Sendikacılığın Siyasallaşması Yaklaşımı, Diğeri Siyasal Partilere Aynı Uzaklıkta Durup Çalışanların Sorunlarını Ve Emeklerinin Karşılığını Elde Etme Davranışı.
Kamu Sendikacılığı Bu Güne Kadar Ülkemizde Sendikacılığın Siyasallaşması Çerçevesinde Oluşturulmuş Sendika Yönetimleriyle Işveren Arasında Karşılıklı Çıkar Ilişkilerine Dayandırılmıştır.
Sendika Yöneticileri Kendi Dünya Görüşündeki Siyasal Iktidarlardan Kişinin Ehil Olup Olmadığına Bakılmaksızın Bizden-Sizden Ötekileştirmesi Içerisinde Kendi Mensuplarını Devlet Mekanizmalarına Yerleştirme Ve Onun Çalışanlara Baskısı Sonucunda Üye Artırmaya Yönelik Hareket Etmişlerdir. Bu Durum; Devlet Memuru Tanımıyla Çatışmakta Ve Devlete Zarar Verebilecek Bir Hal Alırken, Aynı Zamanda Ehil Olmayan Kadroların Yükselmeleri Yetenekli, Becerikli, Ehil Ve Dürüst Memurların Devlete Küskün, Bezgin Hale Gelmesine Yol Açmaktadır.
Denilebilir Ki Son Zamanlarda Avrupa Ülkelerinde De Sendikalar Siyasallaşıyor. Aynı Dünya Görüşündeki Partilere, Hükümetlere Çalışanların Sorunlarını Daha Kolay Aktararak Çözülebilir.
Sendikaların Siyasallaşması Doğal, Bunda Korkulacak Bir Şey Yok Yaklaşımı Kamu Görevlilerinin Örgütlü Toplum Olma Yönündeki Mücadelesinin Bize Göre Hançerlenmesidir. Bunun Neticesini Sorguladığımızda;
-
Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Kamu Personelini % 53’Ü Halen Bir Sendikaya Üye Olmamıştır. Türkiye’de Sendikacılar Bunun Sebeplerini Sorgulayacak Hiçbir Çalışma Da Yapmamıştır.
-
Sendikalar, Sağlık Çalışanlarını Hak Ettikleri Şekilde Temsil Edememektedir. Yönetimlerinde Meslek Guruplarına Yer Verme Yerine Siyasal Ekiplerine Yer Vermektedirler.
-
Sendikalar, Temel Hak Ve Özgürlüklerden Çok Siyasal Kaygılar Taşımaktadırlar.
-
Sendikalar Arasında Hak Arama Mücadelesini, Anarşi Ve Kaos Ortamına Taşıyanlar Bulunmaktadır. Bazen Anarşi Ve Terörün Odağında Olan Örgütler Sendikaların Eylemlerinin Başaktörleri Olarak Karşımıza Çıkmaktadırlar.
-
Sendikalar, Üye Odaklı Programlar Yerine, Daha Çok Siyasal Politika Ve Programlar Içinde Görülmektedirler.
-
Sendikaların, Çalıştığı Hizmet Kolunu Geliştirmek Gibi Bir Kaygısı Bulunmamaktadır.
-
Sendikalar, Dünyadaki Olayları Ve Eğilimleri Iyi Anlayamadıkları; Zaman Zaman Çağın Gerisinde Kaldıkları Ve Sorunlara Mensup Oldukları Siyasi Perspektif Içinde Baktıkları Için Oluşa Gelen Sorunlara Çözüm Üretememektedirler.
-
Sendikalar, Tüm Sağlık Çalışanlarının Vizyonunu Yansıtamamaktadırlar.
-
Üye Odaklı Sendikacılık Yerine Ötekileştirme Esaslı Bizden-Sizden Sendikacılığı Yapılmaktadır.
BU SEBEPLE;
Bizim, Geçmişimize, Bugünümüze Ve Geleceğimize Karşı Sorumluluklarımız Var.
Uzaktan Bakmak, Eleştirmek Ve Hayıflanmak Sorunları Çözmedi.
Birilerinin Kalkması, Elini Taşın Altına Koyması Gerekiyordu.
Bütün Bu Gerçekleri Gören Tüm Sağlık-Sen’in, Bu Onurlu Hak Arama Mücadelesinde Görev Alması
Artık Kaçınılmazdı.